Mardin’de tarihi konaklar restore edilerek otel, restoran, kafe olacak halde turizme kazandırılıyor.
Halihazırda 10 yapı faaliyete girerken, 60 yapı şantiye halinde. Eylül ayı ile birlikte bu yapılar turizme kazandırılacak. İnsanların, Mardin’e bu tarihi yapıları ve mimarilerini görmek için geldiklerini söyleyen onarım şirketi işletmecisi Seçkin Acar, bu konutlarda konaklayıp, burada biraz vakit geçirerek kentin tadını yaşamak için ağır taleplerin olduğunu söyledi.
Acar, “Şu an aslında biz de restore ettiğimiz ve onarımını devam ettirdiğimiz işlerde bu tecrübesi yaşamaları için biraz daha eski mimarisini yeni izlerle buluşturarak onlara bir Mardin meskeninde konaklama tecrübesi hazırlıyoruz. Mardin, bir şantiye alanı artık. Her yerde bu eski yapıların kendi özünü koruyarak bir onarım evresi geçiriyor. Artık biz onun üzerinde yapı restore ettik. Şu an bunlar bu türlü bahsettiğimiz kısa mühletler değil. Zira bir yapının yapılma süreci inanılmaz uzun bir süreç. 5 odalı bir yapı en az bir yılı içerisinde anahtar teslim formunda bitiriyoruz. 10’un üzerinde yapı turizme açıldı. Bunun kimisi otel olarak, kimisi restoran, müze ve airbnb mesken olarak açıldı. Bunların birçok nitelikleri ister istemez değişiyor. Ticari alanlara nazaran herkes buna nazaran yapısını şekillendiriyor” dedi.
30’un üzerinde yapının şantiye halinde olduğunu hatırlatan Acar, “Turizme kazandırılmak için dehşetli derecede bir çaba var. Herkes hummalı çalışma içerisinde. Turistler gelip bu eski yapıyı görmek istiyor. Eski yapının ruhunu yaşamak istiyor. O yüzden Mardin bu noktada çok kıymetli bir yerdir diye düşünüyorum. Turizme kazandırılması gereken aslında çok yapı var. Sayılar yüzlerin üstünde üstündeki yapıda büyük aslında nitelikli yapılar. Maalesef ki hissedar sorunlarından kaynaklı çözümsüzlük içerisinde ve bu yapılar restore edilmiyor. Bence buna bir an evvel devlet güçlerinin el atması lazım. 60’ın üzerinde otel ve restoran hazırlığı var Mardin’de. Eylül ayında inanılmaz bir sürpriz bekliyor Mardin’e gelecek turistleri. Zira olağanüstü oteller ve restoranlarla karşılaşacaklar. Bunların hepsi tarihi yapılardan oluşuyor. Ve doğal ki yıllardır muhafaza altına alınan yapılardan oluşuyor. Beşerler bu tecrübesi eylül dönemiyle birlikte inanılmaz bir biçimde yaşayacak” halinde konuştu.
