Gezi parkı olayları sırasında göstericilere elindeki palayla saldıran ve ‘Palalı Sabri’ lakabıyla tanınan Sabri Çelebi’nin kurduğu kabahat örgütüyle yabancı asıllı bayanları gece kulüplerinde çalıştırdığı ve fuhuşa zorladığı argümanıyla yürütülen soruşturma tamamlandı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Kabahatler Soruşturma Ofisince hazırlanan iddianamede, yabancı asıllı 8 bayan mağdur olarak, ortalarında firari kuşkulu Sabri Çelebi’nin de bulunduğu 5’i tutuklu 3’ü tutuksuz 2’si firari 10 kişi kuşkulu sıfatıyla yer aldı.
PASAPORTLARINA EL KOYARAK KİLİT ALTINDA ZORLA TUTTUKLARI AKTARILDI
Hazırlanan iddianamede, Göçmen Kaçakçılığıyla Gayret ve Hudut Kapıları Şube Müdürlüğü görevlilerince, ‘Palalı Sabri’ lakaplı Sabri Çelebi liderliğindeki hata örgütünün, Beşiktaş ve Beyoğlu ilçelerindeki gece kulüplerinde yabancı asıllı bayanları zorla çalıştırdıkları, bayanların pasaportlarına el koyarak bir yerleşkede zorla tuttukları, buradan özel araçlarla gece kulüplerine götürdükleri ve para karşılığında cinsel alakaya zorladıklarına dair bilgiler elde edildiği kaydedildi
İddianamede, kabahat örgütünün başkanının kuşkulu Sabri Çelebi olduğu, şüpheliler Mehmet Emin Çelebi ile Müslüm Çelebi’nin örgüt yöneticileri oldukları, şüpheliler Hüseyin Çelebi, Vedat Özyağ, Kenan Toprak, İlknur Akçıoğlu, Engin Aytekin, Mehmet Hoş Ateş ve Mahmut İlter’in örgüt üyeleri oldukları ve örgütlü biçimde üzerlerine atılı hataları işledikleri vurgulandı.
Şüpheli Sabri Çelebi’nin çeşitli kabahatlerden hakkında 15 başka yakalama buyruğunun bulunduğunun belirtildiği iddianamede, şüphelinin Beyoğlu’nda bulunan bir kuaförün sahibi olduğu, bu kuaförün bulunduğu binanın üst katı ile bu yer altındaki bir iş yerinin bulunduğu binanın üst katındaki yerleşkelerin Apart olarak dizayn ettirildiği, gece kulüplerinde zorla çalıştırılan bayanların ise burada kilit altında zorla tutuldukları ve gece vakitlerinde VİP diye isimlendirilen araçlarla gece kulüplerine sevk edildikleri aktarıldı.
TÜRK VATANDAŞLARIN BU KULÜPLERE ALINMADIĞI AKTARILDI
Hazırlanan iddianamede, bahse mevzu gece kulüplerinin özel dizayn edildiği, kamera sistemlerinin kapalı devre sistem olarak görevlilerince izleme altında tutulduğu, işletmelere gelen müşterilerin tamamına yakınının yabancı asıllı turistler olduğu ve Türk vatandaşlarının bu gece kulüplerine alınmadığı da belirtildi.
Şüpheli Sabri Çelebi’nin pek çok kabahat kaydı olduğu ve hakkında çıkan yakalama buyruklarından ötürü yurtdışına kaçtığının aktarıldığı iddianamede, örgütün yabancı asıllı bayanlarını esaret altına alarak insan ticaretinin ögesi olan ‘zorla çalıştırma’ sistemini seçtikleri, yabancı asıllı şahıslardan haksız çıkar sağladıkları ve bu haksız çıkara yönelik aksiyonlarını örgüt yapısı içerisinde yürüttüklerinin belirlendiği kaydedildi.
İddianamede, örgütün insan ticareti aksiyonunda, ekseriyetle Fas asıllı bayanların pasaportlarının ellerinden alınarak esarete tabi tutulup örgüte ilişkin pansiyonlarda alıkonuldukları, telefon üzere imkanların ellerinden alındığı, bayanların pansiyonlardan alınarak zorla gece kulüplerine sevk edildikleri, bu gece kulüplerinin müşterilerinin ekseriyetle Arap asıllı turistler olduğu ve bayanların bu müşterilerle cinsel birlikteliğe tabi tutuldukları söz edildi.
MAĞDURLARIN ÜZERİNDEN BÜYÜK PARALAR KAZANDIKLARI BELİRTİLDİ
Mağdurlardan H.E.’nin sözüne yer verilen iddianamede, müştekinin 23 Kasım 2021’de Fas’tan Türkiye’ye turizm maksatlı geldiğini, geldikten birkaç gün sonra arkadaşlarıyla birlikte müşteri olarak bir gece kulübüne gittiğini, buranın işvereni olarak kuşkulu Mehmet Çelebi ile tanıştığını, kendisine bar kısmında çalışmayı teklif ettiğini ve kabul ettiğini, daha sonra ise şüphelinin kendisine konsomatris olarak çalışacağını söylediğini belirttiği kaydedildi. Müştekinin tabirinde bu teklifi başta kabul etmediğini, zorla pasaportunu aldığından ötürü kabul etmek zorunda kaldığını, kendisi üzere yakalanan mağdurları zorla zorla yere gelen müşterilerin masalarına göndererek kendilerinin üzerinden büyük paralar kazandığını ve bazen müşterilerle para karşılığında fuhuş yapmaya zorladığını söylediği aktarıldı.
200 yıla kadar mahpus cezası talebi
Hazırlanan iddianamede şüpheliler Sabri Çelebi, Mehmet Emin Çelebi ve Müslüm Çelebi’nin ‘suç işlemek gayesiyle örgüt kurma’, ‘insan ticareti yapma’ ve ‘bir kimseyi fuhuşa teşvik etme yahut yaptırma yahut aracılık etme yahut yer temin etme’ hatalarından toplamda 104 yıldan 200 yıla kadar mahpus cezasına çarptırılması talep edildi.
İddianamede, 6 kuşkulu hakkında ise ‘suç işlemek gayesiyle kurulan örgüte üye olma’, ‘insan ticareti yapma’ ve ‘bir kimseyi fuhuşa teşvik etme yahut yaptırma yahut aracılık etme yahut yer temin etme’ kabahatlerinden toplamda 102 yıldan 196 yıla kadar mahpus cezası talep edildi.
İddianamede ayrıyeten, kuşkulu İlknur Akcıoğlu’nun ise ‘suç işlemek emeliyle kurulan örgüte üye olma’ cürmünden 2 yıldan 4 yıla kadar mahpus cezasına çarptırılması talep edildi.
Gezi parkı olayları sırasında göstericilere elindeki palayla saldıran ve ‘Palalı Sabri’ lakabıyla tanınan Sabri Çelebi’nin kurduğu kabahat örgütüyle yabancı asıllı bayanları gece kulüplerinde çalıştırdığı ve fuhuşa zorladığı argümanıyla yürütülen soruşturma tamamlandı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Kabahatler Soruşturma Ofisince hazırlanan iddianamede, yabancı asıllı 8 bayan mağdur olarak, ortalarında firari kuşkulu Sabri Çelebi’nin de bulunduğu 5’i tutuklu 3’ü tutuksuz 2’si firari 10 kişi kuşkulu sıfatıyla yer aldı.
PASAPORTLARINA EL KOYARAK KİLİT ALTINDA ZORLA TUTTUKLARI AKTARILDI
Hazırlanan iddianamede, Göçmen Kaçakçılığıyla Gayret ve Hudut Kapıları Şube Müdürlüğü görevlilerince, ‘Palalı Sabri’ lakaplı Sabri Çelebi liderliğindeki hata örgütünün, Beşiktaş ve Beyoğlu ilçelerindeki gece kulüplerinde yabancı asıllı bayanları zorla çalıştırdıkları, bayanların pasaportlarına el koyarak bir yerleşkede zorla tuttukları, buradan özel araçlarla gece kulüplerine götürdükleri ve para karşılığında cinsel alakaya zorladıklarına dair bilgiler elde edildiği kaydedildi
İddianamede, kabahat örgütünün başkanının kuşkulu Sabri Çelebi olduğu, şüpheliler Mehmet Emin Çelebi ile Müslüm Çelebi’nin örgüt yöneticileri oldukları, şüpheliler Hüseyin Çelebi, Vedat Özyağ, Kenan Toprak, İlknur Akçıoğlu, Engin Aytekin, Mehmet Hoş Ateş ve Mahmut İlter’in örgüt üyeleri oldukları ve örgütlü biçimde üzerlerine atılı hataları işledikleri vurgulandı.
Şüpheli Sabri Çelebi’nin çeşitli kabahatlerden hakkında 15 başka yakalama buyruğunun bulunduğunun belirtildiği iddianamede, şüphelinin Beyoğlu’nda bulunan bir kuaförün sahibi olduğu, bu kuaförün bulunduğu binanın üst katı ile bu yer altındaki bir iş yerinin bulunduğu binanın üst katındaki yerleşkelerin Apart olarak dizayn ettirildiği, gece kulüplerinde zorla çalıştırılan bayanların ise burada kilit altında zorla tutuldukları ve gece vakitlerinde VİP diye isimlendirilen araçlarla gece kulüplerine sevk edildikleri aktarıldı.
TÜRK VATANDAŞLARIN BU KULÜPLERE ALINMADIĞI AKTARILDI
Hazırlanan iddianamede, bahse mevzu gece kulüplerinin özel dizayn edildiği, kamera sistemlerinin kapalı devre sistem olarak görevlilerince izleme altında tutulduğu, işletmelere gelen müşterilerin tamamına yakınının yabancı asıllı turistler olduğu ve Türk vatandaşlarının bu gece kulüplerine alınmadığı da belirtildi.
Şüpheli Sabri Çelebi’nin pek çok kabahat kaydı olduğu ve hakkında çıkan yakalama buyruklarından ötürü yurtdışına kaçtığının aktarıldığı iddianamede, örgütün yabancı asıllı bayanlarını esaret altına alarak insan ticaretinin ögesi olan ‘zorla çalıştırma’ sistemini seçtikleri, yabancı asıllı şahıslardan haksız çıkar sağladıkları ve bu haksız çıkara yönelik aksiyonlarını örgüt yapısı içerisinde yürüttüklerinin belirlendiği kaydedildi.
İddianamede, örgütün insan ticareti aksiyonunda, ekseriyetle Fas asıllı bayanların pasaportlarının ellerinden alınarak esarete tabi tutulup örgüte ilişkin pansiyonlarda alıkonuldukları, telefon üzere imkanların ellerinden alındığı, bayanların pansiyonlardan alınarak zorla gece kulüplerine sevk edildikleri, bu gece kulüplerinin müşterilerinin ekseriyetle Arap asıllı turistler olduğu ve bayanların bu müşterilerle cinsel birlikteliğe tabi tutuldukları söz edildi.
MAĞDURLARIN ÜZERİNDEN BÜYÜK PARALAR KAZANDIKLARI BELİRTİLDİ
Mağdurlardan H.E.’nin sözüne yer verilen iddianamede, müştekinin 23 Kasım 2021’de Fas’tan Türkiye’ye turizm maksatlı geldiğini, geldikten birkaç gün sonra arkadaşlarıyla birlikte müşteri olarak bir gece kulübüne gittiğini, buranın işvereni olarak kuşkulu Mehmet Çelebi ile tanıştığını, kendisine bar kısmında çalışmayı teklif ettiğini ve kabul ettiğini, daha sonra ise şüphelinin kendisine konsomatris olarak çalışacağını söylediğini belirttiği kaydedildi. Müştekinin tabirinde bu teklifi başta kabul etmediğini, zorla pasaportunu aldığından ötürü kabul etmek zorunda kaldığını, kendisi üzere yakalanan mağdurları zorla zorla yere gelen müşterilerin masalarına göndererek kendilerinin üzerinden büyük paralar kazandığını ve bazen müşterilerle para karşılığında fuhuş yapmaya zorladığını söylediği aktarıldı.
200 yıla kadar mahpus cezası talebi
Hazırlanan iddianamede şüpheliler Sabri Çelebi, Mehmet Emin Çelebi ve Müslüm Çelebi’nin ‘suç işlemek gayesiyle örgüt kurma’, ‘insan ticareti yapma’ ve ‘bir kimseyi fuhuşa teşvik etme yahut yaptırma yahut aracılık etme yahut yer temin etme’ hatalarından toplamda 104 yıldan 200 yıla kadar mahpus cezasına çarptırılması talep edildi.
İddianamede, 6 kuşkulu hakkında ise ‘suç işlemek gayesiyle kurulan örgüte üye olma’, ‘insan ticareti yapma’ ve ‘bir kimseyi fuhuşa teşvik etme yahut yaptırma yahut aracılık etme yahut yer temin etme’ kabahatlerinden toplamda 102 yıldan 196 yıla kadar mahpus cezası talep edildi.
İddianamede ayrıyeten, kuşkulu İlknur Akcıoğlu’nun ise ‘suç işlemek emeliyle kurulan örgüte üye olma’ cürmünden 2 yıldan 4 yıla kadar mahpus cezasına çarptırılması talep edildi.
