Her yıl hava sıcaklıklarına nazaran nisan, mayıs ve haziran aylarında sağımına başlanan ve eylül ayına kadar hasadı devam eden arı sütü, kovanlardan çıkartılmaya başlandı.
Arı sütü, ilaç ve kozmetik kesiminde kullanılırken, bedendeki meyyit hücreleri canlandırması nedeniyle istek görüyor. Arı sütü ayrıyeten çocuğu olmayan çiftlerin de tercihlerinin başında yer alıyor. Özel kaşık kullanılarak, metal ile temas ettirilmeden renkli cam kaplara aktarılan arı sütü, akabinde çok bekletilmeden dondurucularda koruma altına alınıyor. Bal, propolis ve polenden daha fazla gelir sağlayan arı sütü, arıcılar için önemli bir gelir kapısı oluştururken, pandemi ile birlikte kullanımı artan arı sütü, kovandan çıkar çıkmaz taliplileri tarafından satın alınıyor.
“10 KİLO ARI SÜTÜNDEN 150 BİN TL KAZANMAYI UMUYORUM”
Samsun’da arıcılık yapan Gültekin Bozkurt, her yıl daha fazla arı sütü ürettiğine dikkat çekerek, “4 yıldır arı sütü üretiyorum. Birinci başladığımda yılda yarım kilo arı sütü ürettim.
Geçen yıl 6 kilo üretim yaptım ve bu yıl da 10 kilo arı sütü üretmeyi hedefliyorum. Geçen yıl 6 kilo arı sütünden 60 bin TL gelir sağladım. Bu yıl da 10 kilo arı sütünden 150 bin TL gelir elde etmeyi umuyoruz. Arı sütünü satmakta bir ıstırap yaşamıyoruz. Günlük arı sütü alımı yapıyoruz. Aldığımız sütler haftalık birikmiyor. Aldığımız sütler 1 hafta içerisinde satılıyor. Türkiye genelinde gönderim yapıyoruz. Bağışıklığı düşük olanlar, çocuk düşünen çiftler, kanser hastaları arı sütüne istek gösteriyor” dedi.
“YAŞAM ÖMRÜNÜ EPEYCE UZATIYOR”
Arı sütünün kıymeti hakkında bilgiler de veren Bozkurt, şunları söyledi: “Arı sütü korona salgını periyodunda epey istek gördü. Uzmanlar arı sütünün bağışıklık sisteminin güçlenmesine yardım ettiğini, kolesterole, kalbe, tansiyona ve cilt hoşluğuna güzel geldiğini belirtiyor.
Arı sütünün yararına arılar üzerinde örnek verirsek; emekçi arılar yazın 45 gün hayatta kalıyorlar. Ana arı ise arı sütü ile beslendiği için 7 yıl yaşıyor. Ana arı yalnızca arı sütü ile besleniyor. Polen ya da bal ile beslenmiyor. Bu da hayat ömrünü epey uzatıyor. Karadeniz’de arıcılar genelde yalnızca bal üretimi için arıcılık yapıyor. Polen, propolis ve arı sütü üzere eserleri pek üretmiyor. Benim üzere Karadeniz’de arı sütü üreten pek arıcı yok. Ben de süt üreterek öncü olmaya çalışıyorum.
Öte yandan, arı sütünün geliri de çok hoş. Ben hem ana arı yetiştiriyorum hem de arı sütü üretiyorum. Bu da bize ek bir ek gelir oluyor.”
