Memur-Sen Genel Merkezi’nde Sağlık- Sen Genel Lideri Semih Durmuş ve idare konseyi üyeleri, ‘Sağlıkla İlgili Kimi Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Kararında Kararname’de Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’ ile ilgili basın toplantısı düzenledi. Sıhhat çalışanlarının en kıymetli meselelerinin başında şiddetin geldiğini belirten Durmuş, Sıhhat Bakanlığının uğraşları ve Adalet Bakanlığının dayanaklarıyla sıhhatte şiddetin katalog cürümler ortasına girdiğini hatırlattı. Düzenlemenin değerli olduğunu belirten Durmuş, kanunların kendi başına kâfi olmayacağını söyledi. Sıhhatte şiddetin ortadan kalkabileceğine inandıklarını lisana getiren Durmuş, “Yapılan düzenlemeleri değerli buluyoruz. Lakin şiddeti körükleyen sıkıntılar da ortadan kalkmalı. Bunun için de çalışmalar yapılmalı. Sıhhat kuruluşlarında devletin varlığı daha çok hissettirilmeli. Her ay yayınladığımız raporlarla, sıhhatte şiddete karşı toplumsal bir hassaslık yarattık. Bu hassaslığı daha da fazla artırmak için devlet nezdinde de çalışmalar yapılmalıdır” dedi.
‘EK GÖSTERGE ARTIŞI İÇİN KANUN TEKLİFİNİ GÖRMEMİZ GEREK’
Memur-Sen olarak 3600 ek göstergenin kapsamının geniş tutulması ve her çalışanın bu haktan yararlanması gerektiğini tüm platformlarda lisana getirdiklerini kaydeden Durmuş, şunları söyledi:
“Talebimizin karşılık bulduğu bir düzenlemeyi Sayın Cumhurbaşkanımız açıkladı. Her bir kamu çalışanın ek göstergesinde 600 puanlık yükseliş oldu. Düzenleme ile ilgili yasa teklifinin meclise gelmesini bekliyoruz. Hususları görünce daha net konuşabiliriz. Şayet bizim taleplerimizin zıddı bir durum kelam konusu olursa, uğraşımızı devam ettireceğiz. Sıhhat çalışanlarının özlük ve mali haklarıyla ilgili Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) gündemine gelen yasa teklifi ile ilgili daha evvel açıklanan düzenlemeye karşı çıktık. Sıhhat çalışanlarının döner sermayeye bağlı çok büyük meseleleri var. Sendika olarak bizim temel yaklaşımımız tüm sıhhat çalışanlarının fiyatının yükseltilmesi ve tavan fiyatlarının artırılması. Bizler her platformda, performansa bağlı fiyat sistemini yanlışsız bulmadığımız söyledik. Farklı hastanelerde çalışan lakin tıpkı işi yapan sıhhat çalışanları birbirinden farklı fiyat alıyor. Biz bu mevzuda adalet istedik. Merkezi ödeme sistemini talep ettik. Kişisel performans sisteminin hayata geçmesini istedik. Bu taleplerimizin karşılık bulduğu bir yasa teklifi var. Sıhhat çalışanlarını mutlu edecek, adaleti sağlayacak bir düzenlemeden bahsedebiliriz. Lakin, ikincil düzenlemeler de çok kıymetli. Uygulamaya geçerken yönetmeliklerin yasanın içeriğini negatif tarafa çevirmesi ihtimali kaygısını de yaşıyoruz. Bu durumda, itirazlarımızı yaparak uğraşımıza devam ederiz. Sıhhat çalışanları ortasında adalet sağlanmalı. Sağlık-Sen olarak doktorundan hemşiresine tüm sıhhat çalışanlarının haklarını savunuyoruz. Tüm sıhhat çalışanlarımızın sıkıntılarına bütüncül yaklaşıyoruz ve problemlerini çözmek için çaba ediyoruz.”
‘ATAMA BEKLEYEN 600 BİN MEZUN VAR’
Sağlık çalışanlarının sıkıntılarının temelinde istihdam yetersizliği olduğunu vurgulayan Durmuş, ulusal ve memleketler arası bilgilere nazaran Türkiye’de bir hemşirenin 4 hemşirenin işini tek başına yaptığını söyledi. Sıhhat çalışanlarının ortalama 13 saat çalıştığını belirten Durmuş, “Çalışanların iş hayatı ile aile ve toplumsal ömürlerinin uyumlu hale getirilmesinin gereklidir. Her yıl sıhhatte 60-70 bin istihdam yapılması gerekiyor. Şiddetin ve problemlerin temel ögesinin iş yoğunluğu. Atama bekleyen 600 bin sıhhat mezunu var. Sıhhat hizmetinin nitelikli yürütülmesi için de istihdamın önemlidir” dedi.
