Beş yaş altındaki çocukların yılda ortalama 2-3 defa ishal olabildiğini, Dünya Sıhhat Örgütü bilgilerine nazaran ishalin yılda 1,25 milyar olay ile 1 ay-5 yaş kümesinde en sık görülen hastalık semptomu olduğunu belirten Çocuk Hastalıkları Uzmanı Dr. Gunel Aghazada, “Yaz ishallerine sebep olan etkenler ortasında virüs, parazit, toksinler yahut bakteriler yer almaktadır. Yaz periyodunda sıklıkla karşılaşılan yaz ishali, en çok 0-5 yaş kümesindeki çocukları tesirler. Yaz aylarında sıcaklık artışına bağlı olarak buharlaşma ve terleme yoluyla büyük ölçüde beden sıvısı kaybeder. Kaybedilen sıvıyı yerine koymak ve susamışlığı gidermek için içilen kirli sular, kaynağı bilinmeyen sular, kirli suyla yıkanan zerzevat ve meyveler yaz ishallerine neden olmaktadır. Havuz yahut deniz suyunun yutulması, açıkta yüksek ortam sıcaklığında satılan besinler, sinek ve böcekle temas eden besinlerin tüketilmesi sonucu da ishal oluşabiliyor. Sıcağa maruz kalan besinler çabuk bozulur ve mikroorganizmaların üremesi için kusursuz bir ortam sağlar. Mikroorganizmalar yiyecek ve içeceklerle bedene alınır ve etkene bağlı muhakkak mühlet içerisinde bulantı ve kusmayı takiben artan dışkılama sıklığı, gevşek dışkı, sulu dışkı ve ateş üzere birçok gastrointestinal semptomlara yol açar. İshal ile birlikte kusma şikayetinin olması bedende önemli oranda sıvı kaybına yol açmaktadır. Şayet az ölçüde sıvı kaybı varsa yalnızca susuzluk şikayeti olur, orta derece sıvı kaybı var ise ağızda kuruluk hissi, halsizlik ve idrar ölçüsünde azalma üzere belirtiler görülebilir. Şuur bulanıklığı, uyku hali, idrar çıkışının olmaması üzere şikayetler görülebilir. Şayet ishal bakteriyel enfeksiyona bağlı ise ekseriyetle, ateş, kusma, mide bulantısı ve karın ağrısı şikayetleriyle ortaya çıkmaktadır. Beden ısısı bazen 39 derecenin üzerine çıkabilmektedir” dedi.
Uzman Dr. Gunel Aghazada, “El yıkama ishali önlemenin en yeterli yoludur. Bu nedenle çocuklarımıza el yıkama alışkanlığı kazandırmalıyız. Menşei bilinmeyen sular içilmemeli, zerzevat ve meyveler pak suyla yıkandıktan sonra tüketilmelidir. Hafif ishali olan çocuklarda inek sütüne orta vermek gerekli değildir. Anne sütü alan bebekler daha kısa aralıklarla beslenmelidir. Daha büyük çocuklarda, ishali şiddetlendirmeyen az yağlı ve potasyumdan varlıklı bir diyet uygulanmalıdır. Daha ağır hadiselerde, bulantı ve kusma nedeniyle oral alımı yetersiz olan hastalarda intravenöz tedavi tercih edilir” halinde konuştu.
