Cumhurbaşkanlığı İrtibat Başkanlığı Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen panelin “Yeni Tehdit ve Sınamalar Çerçevesinde NATO Genişleme Politikası” başlıklı oturumuna, Eski Alman Federal Meclisi Milletvekili Dr. Andreas Nick, siyasi analist Klaus Jürgens, gazeteciler Ewald König ve Rena Netjes katıldı.
Dr. Andreas Nick, yaptığı konuşmada, Rusya’nın Ukrayna’ya saldırısının öncesinde NATO’nun beyin vefatının gerçekleştiğine dair yorumların yapıldığını anımsatarak, NATO’nun büyük bir teste tabi tutulduğunu söyledi.
“NATO İÇİN ÇOK BÜYÜK BİR SINAMA”
Madrid’in mesken sahipliğinde 29-30 Haziran’da düzenlenecek NATO Doruğu’na giderken yeni bir yaklaşım biçimi olan “Stratejik Konsept” ile karşı karşıya olduklarına işaret eden Nick, Rusya’nın Ukrayna’ya saldırması sonucunda oluşan yeni konjonktürde konsept olarak planlanan tüm içeriklerin yine düşünülmesi gerektiğini anlattı.
Nick, NATO’nun büyük bir imtihanla yüz yüze geldiğini tabir ederek, “Ukrayna bir NATO üyesi olmasa da Avrupa’nın göbeğinde bağımsız bir ülkeye bu formda saldırılması NATO için çok büyük bir sınama oldu. Bu taarruz sonrasında yine toprak savunma anlayışına geri dönüldü. ABD askeri kaynaklarına yönelik Avrupa’daki müttefiklerinin talebi arttı” diye konuştu.
ABD’nin Afganistan’dan çekilme kararına da değinen Nick, NATO şemsiyesi altında 20 yıl süren iş birliği düşünüldüğünde bu hamleyi “büyük bir başarısızlık” olarak kıymetlendirdi.
“BÖLGE DIŞI ANLATILARLA YAŞANANLAR ORTASINDA ÖNEMLİ FARK VAR”
Hollandalı gazeteci Rena Netjes ise Batı medyasının Suriye’de yaşanılanları tam olarak anladığına inanmadığını belirterek, bölgedeki gerçeğin farklı olduğunu deneyimlediğini aktardı.
Netjes, şu tabirleri kullandı:
“2016’dan bu yana Suriye’nin kuzeybatısını araştırıyorum. Tam o yıllarda sınırdaydım, Suriye’den beşerler gelmeye başlamıştı. Onların Halep’teki Esed rejimi tarafından yapılan bombalamadan kaçtığını düşünmüştüm. Bir bayana sorduğumda ‘YPG savaşçıları konutumuzu aldılar’ dedi. Onlar Batı medyasında kahraman olarak görülüyorlardı. Bu durum beni biraz tetikledi. Neler olduğunu anlamam için beni araştırmaya yöneltti.”
Sonrasında Rusya’nın bu bölgeyi bombaladığına işaret eden Netjes, “Tel Rıfat’ın sakinlerinden 100 binden fazla Arap, Türk sonuna kaçtı. Birden fazla 6 yıldır kamplarda kalıyor. Rusya’nın yardımıyla YPG bu insanları meskenlerinden kopardı” dedi.
Bölge dışı anlatılarla bölgede yaşananlar ortasında önemli farklar olduğunu gözlemlediğini vurgulayan Netjes, “Batı medyasında duyduklarımla, gidip bölgenin sakinlerinden dinlediklerim ortasında çok büyük fark var” değerlendirmesinde bulundu.
“TÜRKİYE’NİN NATO’DAKİ ROLÜ ÇOK BÜYÜK.”
Alman gazeteci Ewald König de Türkiye’nin çok değerli bir pozisyonda ve coğrafik açıdan kritik noktada olduğunun altını çizerek, “Türkiye’nin NATO’daki rolü çok büyük” sözünü kullandı.
Alman siyasi analist Klaus Jürgens, NATO’nun ehemmiyeti ve genişleme sürecine değinerek, son yıllarda yaşanan pek çok gelişme nedeniyle NATO’nun yalnızca bir savunma örgütü olarak görülemeyeceğini ve kendisini yine tanımlaması gerektiğini belirtti.
