Çağla Başak Çobanoğlu’nun yapımcılığını üstlendiği Reborn TV imzalı Serçenin Gözyaşı 20 Ekim tarihinde sinema severlerin karşısına geçti. Bugüne kadar bayana şiddet konusuna dikkat çeken en büyük yapım olan “Serçenin Gözyaşı” sinemasının beklenen galası, 17 Ekim Salı akşamı İstanbul’da Kanyon Cineverse Sinemaları’nda yapıldı.
Ülkemizin sanat, iş ve basın dünyasından ünlü isimlerinin katılacağı galaya, TBMM’deki tüm bayan milletvekilleri de davet edildi.
Ezilen, şiddete uğrayan, taciz edilen, öldürülen, ön yargılar nedeniyle toplum dışına itilen bayanların aslında isteyince neler başarabileceğini çarpıcı bir sinema lisanıyla beyazperdeye yansıtan sinemanın galasında mesken sahipliğini, üretimci Çağla Başak Çobanoğlu üstlenecek.
20 Ekim’de tüm Türkiye’de vizyona girecek “Serçenin Gözyaşı”nın galasına, kıssa muharriri Gazeteci Ali Eyüboğlu, senarist Şengül Boybaş, direktör Aysun Akyüz Mehdiabbas, sinemanın müziklerini yapan Zeynep Alasya, oyuncular Ezgi Şenler, Uğur Güneş, Yeşim Salkım, Sedef Şahin, Soydan Soydaş, Tamer Karadağlı, İstek Cabar, Cihan Erler, Hasret Gürses, Bilge Şen, Kubilay Penbeklioğlu, Yağızkan Dikmen, Ahmet Sarsılmaz, Özgür Çağlayan İncesu, Burcu Aziz, Nilay Çömlekçi, Gülsüm Sayar, İbrahim Çavdar, Gökberk Bayındır, Fatih Altınışık, Yağmur Ceren Bulman, Burcu Baki, Sefa Demir, Mehmet Güler, Ergin Deveci Sefa Şenel, Erberk Sezer, Erol Sertel, Şükrü Çetin, Muharrem Fındıcak, İsa-Musa Kadan ve Neslihan Rayman katılacak.
“Serçenin Gözyaşı”nın gerçek hayat hikayesinden alınan kıssasını Gazeteci Ali Eyüboğlu yazdı. Yaşadıkları ne olursa olsun bayanların isteyince neler yapabileceğini etkileyici bir lisanla anlatan sinemanın bayanlara iletisi da net: “Artık susma! Konuşman lazım!”
Sinema, bayana yönelik şiddete karşı farkındalık oluşturmayı hedefliyor. “Serçenin Gözyaşı”nın öyküsü 70’li yıllarda başlıyor ve o yıllardan günümüze Türkiye’nin bir panoramasını sunuyor. Üretim, öldürülen bayanlara hürmet duruşu niteliği de taşıyor.
BEYAZPERDEDE BAYANLARDAN GÜÇBİRLİĞİ
Yapımcılığını Çağla Başak Çobanoğlu, direktörlüğünü Aysun Akyüz Mehdiabbas’ın üstlendiği sinemanın senaryosunu ‘Altın Kalem’ ödüllü muharrir Şengül Boybaş yazdı.
Çanakkale ve İstanbul’da harika yerlerde çekilen sinemanın müzikleri de sanat dünyasının yakından tanıdığı bir isme, Zeynep Alasya’ya emanet… 2015 yılında kaybettiğimiz usta aktör Zeki Alasya’nın müzisyen kızı Zeynep Alasya, “Serçenin Gözyaşı” için mükemmel müzikler hazırladı. Sinemanın sinemaseverlere bir de sürprizi var. Üretimde sanatçı Ahmet Kaya’nın lisanlardan düşmeyen “Nereden Bileceksiniz” isimli yapıtı de yer alıyor.
Kadına yönelik şiddete karşı farkındalık oluşturmayı hedefleyen “Serçenin Gözyaşı”nın öyküsü 70’li yıllarda başlıyor ve o yıllardan günümüze Türkiye’nin bir panoramasını sunuyor. Üretim, öldürülen bayanlara hürmet duruşu niteliğinde…
Serçenin Gözyaşları Sinemasının Oyuncu Takımı:
Ezgi Şenler (Nilüfer), Uğur Güneş (Gazi),Yeşim Salkım (Ayten), Soydan Soydaş (Geco), Tamer Karadağlı (Hakim), Hasret Gürses (Sunucu), Dilek Cabar (Sultan), Sedef Şahin (Emine), Cihan Erler (Şevki), Kubilay Penbeklioğlu (Muhtar Hilmi), Bilge Şen Ündüz (Fatma Ana), Yağızkan Dikmen (Hakan), Ahmet Sarsılmaz (Sabahattin), Özgür Çağlayan İncesu (Deli Selim), Burcu Büyük (Hatice), Nilay Çömlekçi (Meryem), Gülsüm Sayar (Vildan), İbrahim Çavdar (Osman), Gökberk Bayındır (Kadir), Fatih Altınışık (Ekrem), Yağmur Ceren Bulman (Gülsüm), Burcu Baki (Ayşe), Sefa Demir (Halil), Mehmet Güler (Hamdi), Ergin Deveci (Hüso), Sefa Şenel (İso), Erberk Sezer (Ali), Erol Sertel (Mesut), Şükrü Çetin (Burhan), Muharrem Fındıcak (Yakup), İsa-Musa Kadan (Galip/Talip) ikiz kardeşler, Neslihan Rayman (Tavukçu Hayriye).
Serçenin Gözyaşları Sinemasının Konusu:
“Kocası Mesut tarafından dövülen ve her türlü şiddete uğrayan Emine’nin hayatı bir gece yarısı yaşadığı fecî bir olayla altüst olur. Kocasının şiddetine karşı koymaya çalışırken onu yaralayan Emine’nin avukatlığını mağdur bayanların davalarıyla ilgilenen ve bu mevzuda yaptığı başarılı projelerle tanınan avukat Ayten Çetiner üstlenir. Büyük bir tesadüf yapıtı Emine, Ayten’in annesi ile birebir köydendir… Ortadan uzun yıllar geçmesine karşın bu köyde yaşananlar, ‘geçmişin geleceğin aynası’ olduğu tezini güçlendirmektedir…”
