Suriye’de iç savaşın başladığı 2011 yılından itibaren savaştan kaçan Suriyeliler sığınmacı olarak Türkiye’ye gelmeye başladı. Birkaç yıl içinde Türkiye konut sahipliği yaptığı 3.7 milyon Suriyeli ile dünyanın en fazla göçmen ve sığınmacıya mesken sahibi olan ülkesi haline geldi.
Suriye’nin yanı sıra başka ülkelerden de Türkiye’ye gelen mülteci ve göçmenlerin sayısının yüksekliği geçtiğimiz yıllarda kamuoyunda yansılara yol açtıktan sonra tekrar kamuoyunun gündemine geldi.
Ankara, yaklaşık bir milyon Suriyeli mülteciyi Suriye’nin kuzeybatısında yapılacak briket konutlara yerleştirmeyi planladığını belirtmişti.
Uluslararası kamuoyunda dayanak bulamayan planla ilgili Reuters’a konuşan Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNHCR) Türkiye temsilcisi Leclerc, kuzeybatı Suriye’de çok sayıda mültecinin geri dönmesi için uygun şartlar olmadığını söyledi.
Leclerc, “Suriye’de şu anki belirsizlik kitlesel istekli geri dönüşe müsaade etmiyor.” dedi.
Leclerc her hafta birden fazla bekar yaklaşık 800 Suriyelinin Türkiye’den ülkelerinin farklı yerlerine döndüğünü, lakin birçoğunun Türkiye’de maddi durumları daha uygun olduğu için burada kalacaklarına inandıklarını söyledi.
“Suriye’de görülen hudutlu ilerleme göz önüne alınırsa doğal olarak beşerler geleceklerinin orada değil, Türkiye’de olduğuna inanıyor.” diyen Leclerc, Suriye’de siyasi, toplumsal ve ekonomik durumun berbata gittiğini savundu.
Leclerc ayrıyeten Türkiye’nin Rusya, Ukrayna ve BM ile birlikte Karadeniz’den dünyanın geri kalanına ihracatı Rus işgali tarafından engellenen tahılların taşınmasını sağlamasının kıymetli olduğunu söyledi.
Leclerc Rusya’nın şubatta Ukrayna’yı işgalinden beri 145,000 Ukraynalı Türkiye’ye geldiğini, daha evvel oturum müsaadesi sahibi 20,000 Ukraynalı’ya ek olarak 10,000’inin daha oturum müsaadesi aldığını söyledi. Türkiye’ye gelen Ukraynalılardan yaklaşık 5,000’i de milletlerarası müdafaa müracaatında bulundu.
