Fenerbahçe İsmail Kartal idaresinde geçen dönemin ikinci yarısında seri galibiyetler alarak Şampiyonlar Ligi biletini kaptı. Sarı-lacivertli idare, süreksiz olarak vazifeye getirilen lakin başarılı bir grafik çizen İsmail Kartal’a mali genel konseyde veda merasimi düzenledi. İdare, 1 yıllık kontrat imzaladığı dünyaca ünlü teknik yönetici Jorge Jesus’a ekibi emanet etti. Milliyet Gazetesi muharriri Bilal Meşe, bu haftaki köşesinde futbol gündemdeki hususları ele alırken, Fenerbahçe’de son yaşananları da masaya yatırdı. İşte o yazı…
‘VAKTİ GELEN GİTSİN ‘İHRACAT’ BİTMESİN’
“Biz yaştakiler güzel bilirler, geçmişte ülke dışına futbolcu ‘ihraç’ etmek sözü bizim lugatımızda yıllarca hiç olmadı. Daima ‘ithal’ ettik, ederken de yaşlıları tercih ettik, ceplerine dolarları koyup, emekli yapıp, ülkelerine gönderdik! O yıllarda da daima yazdık, çizdik. “Acaba Avrupa’ya biz ne vakit futbolcu ihraç edeceğiz” diye! Geç de olsa, akıllandık, altyapılara yatırımlar yaptık, adeta futbolcu üretme fabrikası haline geldik… Burada yetişen genç ve yetenekli futbolcuları üst çektik, Avrupa’nın dikkatlerini ülkemize çevirdik.Son yıllarda Avrupa’nın büyük kadrolarında ‘lejyoner’ oyuncu sayımız bir epey arttı, artık üretiyoruz, ihraç ediyoruz, para kazanıyoruz para…
‘İŞTE YÖNETİCİLİK BUDUR’
Son örnek Beşiktaş’ın sol ayaklı yetenekli ve de 21 yaşındaki futbolcusu Rıdvan Yılmaz, Almanya’nın esaslı kadrolarından Frankfurt’a kanat çırparken, önemli bir paranın kulübün kasasına girmesini sağladı. Rıdvan biliyoruz ki Almanya’da futbolunun üstüne koyarak yoluna devam edecek, tahminen diğer grupların transfer listesine girecek. Gelecek satıştan da Beşiktaş yüzde 20 hisse alacak. İşte yöneticilik budur, o denli ‘hep topla topla, fakat satma’ fikriyle hareket ederseniz, kasanız patlar, tamtakır kalırsınız!
‘ARDA GÜLER GİTTİ, GİDECEK’
Görüyoruz ki kaleci Ersin Destanoğlu da bu trenin yolcularından. Fenerbahçeli genç ve harikulade yetenek Arda Güler, Avrupa’nın büyük gruplarının radarında, gitti, gidecek.Bu ‘ihraç’ futbolcuların sayısı ne kadar artarsa, o kadar para kazanırız, bunun yanı sıra A Ulusal Takım’a olumlu yansımaları da birlikte gelecektir. Yolları açık, talihleri bol olsun…
‘SEÇİM BİTTİ, BİRLİK ZAMANI’
Galatasaray’ın harikulâde kongresinde sandıktan Dursun Özbek ve takımı çıktı, iyi, uğurlu olsun. Ne var ki ağır bir yük onları bekliyor. Bir yanda teknik yönetici sorunu, öbür yanda kulübün iktisadı. Ne diyelim, Lider Özbek, işadamı ve deneyimli, yolu açık olsun. İki kere başkanlık yarışına giren ve son iki sandıkta kaybeden Eşref Hamamcıoğlu da alkışı hak ediyor. Neden mi? Böylesi negatif tabloda ortaya çıkmak, yarışmak mangal üzere yürek ister de ondan. Artık seçim geride kaldı, Galatasaray’da birlik beraberlik vaktidir.
BRAVO JORGE JESUS’A
Fenerbahçe Teknik Yöneticisi Jorge Jesus, bizim kulvarın kıymetli figürlerinden birisidir, mesleği, muvaffakiyetleri, kazandığı kupalar ortada.Yabancıya külliyen karşı değiliz. Sonuçta Jesus dünyanın tanıdığı bir teknik adam. Dileriz Sepp Piontek, merhum Jupp Derwall ve Gordon Milne üzere Türk futbolunda kalıcı izler bırakır, onu da meslektaşları üzere baştacı yaparız.Jorge Jesus’un bir raporu var, idareye vermiş, meslektaşı İsmail Kartal’dan güzel ve hazır bir kadro bıraktığını söylemiş. Valla bravo! Niçin derseniz, çok yabancı gördük, gidenin gerisinden sallayanlar yok muydu, elbette vardı! Yani, İsmail Kartal hocamız, Jesus’a âlâ bir ekip bıraktı, bunu kimse yadsıyamaz, Yani Kartal boş durmamış, grubu yarıştırırken, ülkü kadroyu bulma ismine gecesini gündüzüne katmış, helal olsun ona. Dileriz, Fenerbahçe ile bir yıllık kontrat imzalayan Jesus, ekibi özlenen şampiyonluğa taşır, kalıcı iz bırakır, biz de onu alkışlarız.”
Fenerbahçe İsmail Kartal idaresinde geçen dönemin ikinci yarısında seri galibiyetler alarak Şampiyonlar Ligi biletini kaptı. Sarı-lacivertli idare, süreksiz olarak vazifeye getirilen lakin başarılı bir grafik çizen İsmail Kartal’a mali genel konseyde veda merasimi düzenledi. İdare, 1 yıllık kontrat imzaladığı dünyaca ünlü teknik yönetici Jorge Jesus’a ekibi emanet etti. Milliyet Gazetesi muharriri Bilal Meşe, bu haftaki köşesinde futbol gündemdeki hususları ele alırken, Fenerbahçe’de son yaşananları da masaya yatırdı. İşte o yazı…
‘VAKTİ GELEN GİTSİN ‘İHRACAT’ BİTMESİN’
“Biz yaştakiler güzel bilirler, geçmişte ülke dışına futbolcu ‘ihraç’ etmek sözü bizim lugatımızda yıllarca hiç olmadı. Daima ‘ithal’ ettik, ederken de yaşlıları tercih ettik, ceplerine dolarları koyup, emekli yapıp, ülkelerine gönderdik! O yıllarda da daima yazdık, çizdik. “Acaba Avrupa’ya biz ne vakit futbolcu ihraç edeceğiz” diye! Geç de olsa, akıllandık, altyapılara yatırımlar yaptık, adeta futbolcu üretme fabrikası haline geldik… Burada yetişen genç ve yetenekli futbolcuları üst çektik, Avrupa’nın dikkatlerini ülkemize çevirdik.Son yıllarda Avrupa’nın büyük kadrolarında ‘lejyoner’ oyuncu sayımız bir epey arttı, artık üretiyoruz, ihraç ediyoruz, para kazanıyoruz para…
‘İŞTE YÖNETİCİLİK BUDUR’
Son örnek Beşiktaş’ın sol ayaklı yetenekli ve de 21 yaşındaki futbolcusu Rıdvan Yılmaz, Almanya’nın esaslı kadrolarından Frankfurt’a kanat çırparken, önemli bir paranın kulübün kasasına girmesini sağladı. Rıdvan biliyoruz ki Almanya’da futbolunun üstüne koyarak yoluna devam edecek, tahminen diğer grupların transfer listesine girecek. Gelecek satıştan da Beşiktaş yüzde 20 hisse alacak. İşte yöneticilik budur, o denli ‘hep topla topla, fakat satma’ fikriyle hareket ederseniz, kasanız patlar, tamtakır kalırsınız!
‘ARDA GÜLER GİTTİ, GİDECEK’
Görüyoruz ki kaleci Ersin Destanoğlu da bu trenin yolcularından. Fenerbahçeli genç ve harikulade yetenek Arda Güler, Avrupa’nın büyük gruplarının radarında, gitti, gidecek.Bu ‘ihraç’ futbolcuların sayısı ne kadar artarsa, o kadar para kazanırız, bunun yanı sıra A Ulusal Takım’a olumlu yansımaları da birlikte gelecektir. Yolları açık, talihleri bol olsun…
‘SEÇİM BİTTİ, BİRLİK ZAMANI’
Galatasaray’ın harikulâde kongresinde sandıktan Dursun Özbek ve takımı çıktı, iyi, uğurlu olsun. Ne var ki ağır bir yük onları bekliyor. Bir yanda teknik yönetici sorunu, öbür yanda kulübün iktisadı. Ne diyelim, Lider Özbek, işadamı ve deneyimli, yolu açık olsun. İki kere başkanlık yarışına giren ve son iki sandıkta kaybeden Eşref Hamamcıoğlu da alkışı hak ediyor. Neden mi? Böylesi negatif tabloda ortaya çıkmak, yarışmak mangal üzere yürek ister de ondan. Artık seçim geride kaldı, Galatasaray’da birlik beraberlik vaktidir.
BRAVO JORGE JESUS’A
Fenerbahçe Teknik Yöneticisi Jorge Jesus, bizim kulvarın kıymetli figürlerinden birisidir, mesleği, muvaffakiyetleri, kazandığı kupalar ortada.Yabancıya külliyen karşı değiliz. Sonuçta Jesus dünyanın tanıdığı bir teknik adam. Dileriz Sepp Piontek, merhum Jupp Derwall ve Gordon Milne üzere Türk futbolunda kalıcı izler bırakır, onu da meslektaşları üzere baştacı yaparız.Jorge Jesus’un bir raporu var, idareye vermiş, meslektaşı İsmail Kartal’dan güzel ve hazır bir kadro bıraktığını söylemiş. Valla bravo! Niçin derseniz, çok yabancı gördük, gidenin gerisinden sallayanlar yok muydu, elbette vardı! Yani, İsmail Kartal hocamız, Jesus’a âlâ bir ekip bıraktı, bunu kimse yadsıyamaz, Yani Kartal boş durmamış, grubu yarıştırırken, ülkü kadroyu bulma ismine gecesini gündüzüne katmış, helal olsun ona. Dileriz, Fenerbahçe ile bir yıllık kontrat imzalayan Jesus, ekibi özlenen şampiyonluğa taşır, kalıcı iz bırakır, biz de onu alkışlarız.”
