Saadet Partisi Önderi Karamollaoğlu, partisinin genel merkezinde basın toplantısı düzenledi. Karamollaoğlu, Marmaris’teki orman yangınıyla ilgili, “Yangın tehlikesi bilhassa ormanlarımızda bizi endişelendiriyordu. Maalesef Marmaris’te meydana gelen yangın bütün eforlara karşın hala söndürülemedi. Ben, ‘Gece görüşlü uçaklar alındı mı, uçağımız var mı yok mu?’ münakaşasının içine girmeyi şu anda gerçek bulmuyorum. Elbette vazifeliler üzerlerine düşeni yerine getirebilmek için büyük bir eforun içine girecekler. Fakat önemli olan sonuç alabilmektir. Lakin bu sıcaklarda meydana gelen yangınları bütün dünyada söndürmek kolay olmuyor. Kanaatime nazaran ‘Farklı önlemlere muhtaçlık var’ diye düşünüyorum. Natürel bu bugün halledilecek bir sıkıntı değil. Uzun vadeli ele alınması icap eden, bir yangın başladığında onun yayılmasını da önleyecek birtakım önlemlere gereksinim olduğu kanaatindeyim” dedi.
‘AY SONUNU GETİRMEYE ÇALIŞIYORLAR’
Akabinde ülke iktisadına değinen Karamollaoğlu, “Yanlış siyasetler nedeniyle vatandaşlarımız daha da giderek ağırlaşan bir borç yüküyle yaşamak zorunda kalıyorlar. Mahalle sakinleri bakkala, bakkal toptancıya, toptancı fabrikaya borçlu. Gençler devlete, hane halkı bankalara borçlu. Minimum ücretliler, memurlar, emekliler borç döndürerek ay sonunu getirmeye çalışıyorlar. Fakat ülkemizde her 2 bireyden biri maalesef giderek artan bir borç yüküyle yaşamak zorunda kalıyor. Merkez Bankası’nın verilerine nazaran 2018 yılında 567 milyar lira düzeyinde olan hane halkı borçları 2021 yılında 1 trilyon lirayı aştı. Yani 2 misline çıktı. Borçların neredeyse tamamını banka kredileri oluşturuyor maalesef. Türkiye Bankalar Birliği’nin bilgilerine nazaran ferdî kredileri kullanan kişi sayısı son 1 yılda 1,6 milyon kişi artarak 36,1 milyona ulaştı” diye konuştu.
‘MÜNASEBETLERİN DÜZELMİŞ OLMASINDAN MEMNUNİYET DUYDUM’
Akabinde basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Karamollaoğlu, Türkiye’ye resmi ziyarette bulunan Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman’ın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüşmesine ait de “Ben bu mevzuda rastgele bir yorum yapmayı dilek etmiyorum. Geçmişte yorumlar yapıldı. Bu yorumların, ithamların en ağırını da sayın Cumhurbaşkanı yaptı. Artık roller değişti. Her halükarda şahısları bir kenara bırakırsak ülkelerimiz ortasında münasebetlerin düzelmiş olmasından memnuniyet duyduğumu söz etmek isterim. Zira biz yalnızca yöneticilere bakarak, yöneticilerin hallerine, davranışlarına bakarak ülkelerimiz ortasındaki münasebetleri değerlendirmemeliyiz. Biz bir bütünüz” dedi.
