Rusya’nın Ukrayna’daki askeri operasyonlarında işgal ettikleri toprakları kaybetmesinin akabinde Rusya Devlet Lideri Vladimir Putin ülkede kısmi seferberlik ilan ederken, batılı ülkelerin Kiev’e silah dayanağını sürdürmesi durumunda nükleer silah kullanımına başvurabilecekleri imasında bulundu. Tüm dünyayı huzursuz eden açıklamanın akabinde Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Sergey Ryabkov, ABD askerlerini Ukrayna’ya kendilerine karşı savaşması için gönderilme ihtimaline dair yaptığı konuşmada, “Silahlı çatışmaya hamile olan ABD ve NATO ile açık cepheleşme, Rusya’nın çıkarına değil. ABD Lideri Joe Biden idaresinin de Ukrayna’daki çatışmayı denetimsiz biçimde tırmandırmanın doğurabileceği tehlikenin farkında olduğunu umuyoruz. ABD idaresini Rusya ile direkt askeri çatışmaya yol açabilecek durumdan kaçınmaya çağırıyoruz” dedi.
ABD ve NATO’nun, Kiev’e direkt dayanak verdiğinin de altını çizen Ryabkov, “ABD ile prensip olarak müzakere seçeneği epey güç. Londra ve NATO başşehirleri ile birlikte Kiev’i direkt askeri operasyonlar yoluyla topraklarımıza sürüklemeye zorluyorlar” tabirlerini kullandı.
“BİZ KİMSEYİ NÜKLEER SİLAHLA TEHDİT ETMİYORUZ”
Rusya Devlet Lideri Vladimir Putin’in kısmi seferberlik ilanı sırasında batıya karşı tüm imkanlarını kullanacakları istikametindeki sözlerin nükleer tehdit olmadığını savunan Ryabkov, “Biz kimseyi nükleer silahla tehdit etmiyoruz. Bu silahların kullanım kriterleri askeri doktrinde tanımlandı ve 2 Haziran 2020 tarihli ‘Nükleer Çevreleme Alanındaki Rusya Devlet Siyasetinin Esasları’ evrakında netleştirildi. ABD, Rusya’nın ulusal güvenliğine taammüden tehdit oluşturuyor. Ayrıyeten makul senaryolarda kullanılması öngörülen Rident-2 denizaltı balistik füzeleri ve B61-12 tipi yeni nükleer bombayı hem ordunun envanterine aldı hem de Avrupa’ya konuşlandırdı. Bu ulusal güvenliğimize taammüden tehdittir” dedi.
Zelenskiy idaresi tarafından Ukrayna’ya, ABD askeri gönderilmeyeceği tarafındaki açıklamaları da olumlu bulduklarını belirten Ryabkov, “Ukrayna’daki resmi yetkililerin ABD askerlerinin Ukrayna’ya gönderilmeyeceğine dair tekrarlanan açıklamaları göz önüne alındığında, Biden idaresinin de Ukrayna’daki çatışmanın denetimsiz bir halde tırmanmasının sebep olacağı tehlikenin farkında olduğunu umuyoruz” formunda konuştu.
