TDT üyesi ve gözlemci ülkelerden çok sayıda yetkili ve basın mensubunun katıldığı forumda konuşan Bayraktar, Ulusal Teknoloji Atılımı başlıklı söyleşide Türk havacılık alanında geçmişten bugüne yapılan çalışmaları anlattı. Bayraktar ayrıyeten Baykar’ın faaliyetleri ve Türkiye Teknoloji Vakfınca yürütülen ulusal teknoloji atılımından bahsetti.
Cet yurdu Özbekistan’da, manevi, ilmi derinliği ve manası çok büyük olan Buhara’da bulunmaktan duyduğu memnuniyeti lisana getiren Bayraktar, “Ata yurdunda bulunmaktan ve ulusal teknoloji atılımını ilmi ve manevi kaynağımız olan bu topraklardan bu meydandan sunum yapmaktan çok bahtiyarım.” dedi.
İnsansız hava araçları üzerinde yaptıkları çalışmalarla ilgili bilgi veren Bayraktar, Türkiye’de 2000’lerin başında birinci robotik uçağını geliştirdiklerini, 2007’de birinci ulusal insansız hava aracını, 2009’da Bayraktar’ın prototipini yaptıklarını, 2014’te ise Bayraktar TB2 Türk Silahlı Kuvvetlerinin envanterine girdiğini, 2015’te de Roketsan’ın geliştirdiği mühimmatlarla silahlı hale geldiğini söyledi.
2015’te 6 tonluk, dünyada yalnızca 3 ülkenin yapabildiği Akıncı’nın birinci uçuşunu yaptığını, bunun 6 kilogramdan 6 tona giden 20 yıllık bir seyahat olduğunu aktaran Bayraktar, kendilerinin ulusal ve özgün insansız hava aracı yaptıklarını söz etti.
Bayraktar, “Benim görevim de teknik takımı bir orkestra şefi üzere koordine etmek. Kendi bilgimi ve deneyimimi de katıyorum. 13 farklı mühendislik disiplininden oluşan büyük bir grubumuz var bizim.” diye konuştu.
‘NASIL YAPTIĞINIZ NE YAPTIPINIZDAN DA ÖNEMLİ’
Bayraktar, “Ne yaptığınızdan çok nasıl yaptığınız sorusu var. Hangi ahlakla yaptığınız sorusu. Nasıl yaptığınız ne yaptığınızdan da kıymetli. Bundan da öte, neden yaptığınız sorusu var ki, bu en değerli kısmını teşkil ediyor. İşte, neden yaptığınızla birlikte ne yaptığınız bir mana kazanabiliyor.” tabirini kullandı.
Türkiye’nin bu alanda teknoloji olarak birinci 3 ülke ortasına girdiğini, kendi sınıfında dünyada en uygunu denilebilecek Bayraktar TB2’nin bugün sık sık gündeme geldiğini vurgulayan Bayraktar, “Kendi sınıfında dünyada en düzgünü diyebileceğimiz uçakları yapmayı başardık ancak doğal yarış devam ediyor. Daima uğraş etmek gerekiyor.” halinde konuştu.
Geliştirdikleri İHA’ların Azerbaycan’daki harekata verdiği takviye için babası, ağabeyi ve kendisine Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev tarafından Karabağ Nişanı taltif edildiğini lisana getiren Bayraktar, bunun bir mühendis olarak hayatında aldığı en büyük onurlardan olduğunu belirtti.
‘O YIKILMAZ, YENİLMEZ ZANNEDİLEN DİNOZORLAR BİR ANDA YIKILIR’
Bugün dünyada süratli bir dönüşümün yaşandığına, insanoğlunun evvelce bir yüzyılda biriktirdiği bilgiyi bir haftada biriktirebildiğine dikkati çeken Bayraktar, “Bu ne demek, yani siz gerçek vizyona ve gerçek misyona sahipseniz, işinizi çok yeterli ve yanlışsız bir ahlakla, ulusal ve özgün yaparsanız, geleceğin yarışına hazırlanırsanız. Enseyi hiç karartmaya, umutsuz olmaya gerek yok. O yıkılmaz, yenilmez zannedilen dinozorlar bir anda yıkılır ve siz öne geçersiniz.” dedi.
Bayraktar, Baykar’daki deneyimden esinlenerek, bir çiçekle bahar gelmeyeceğini görüp, bunu toplumsal seferberliğe dönüştürmek için Türkiye Teknoloji Kadrosu olarak ulusal teknoloji atağı inisiyatifini kurduklarını söyleyerek, bu çerçevede gençlere bu alanları sevdirmek hedefiyle fiyatsız eğitim verdiklerini, bunun yanında dünyanın en büyük aktifliği olan Teknofest şenliğini düzenlendiklerini kaydetti.
