Samandağ ilçesinde tabiatta gezerken denk geldiği figürleri toplamaya başlayan Ayhan Kara, sıra dışı bir koleksiyona sahip oldu. Fotoğraf, ahşap ve taştan oluşan toplamda 250 figürde hayvanlardan insan yüzünü andıran taşlara, ağaç kısımlarına kadar birçok figür bulunuyor. Doğayı sevdiğini ve sık sık yürüyüşler yaparak, figürleri anlamlandırdığını ve bunları müdafaa altına aldığını anlatan Kara, şunları söyledi:
“Koleksiyon 2 sene içinde başladı. Bahçede gezerken ağaçların üzerindeki değişik figürleri fark ettim. Birinci birkaç figürle başladım fazla ilgi duymadım, gördüğüm formlar artıp, birkaç ay sonra 7-8 figür ortaya çıkınca bunları resimleyip koruma altına aldım. Daha sonra bir yurt dışı seyahatinde daha fazlasını gördüm, bu sefer onları da resimledim ve bunları artırıp stant açabileceğimi düşündüm. Bu sefer fotoğraf avcılığına başladım gittiğim yerlerde, bilhassa ormanlık alanlara gittim parklara gittim ve ağaçları tek tek didik didik aramaya başladım. Fotoğraf manasında, 100’e yakın eser ortaya çıktı. Ağaç gövdelerinin üzerinde insan figürleri, hayvan figürleri, çeşitli figürler ve şaşırtan derecede beşerler ve hayvanlara benzerlikler olduğunu gözlemledim”
‘FİGÜRLERDE SÜRECE, RÖTUŞ YOK’
Ağaç gövdelerinde fotoğrafladığı figürlerle birinci standını açtığını belirten Kara, şöyle devam etti:
“Samandağ ilçesine bağlı Kapısuyu Mahallesi’ndeki dağ konutumda bir stant açtım. Stant yerli ve yabancı turistlerin dikkatini çekti. Bu sergiden sonra çeşitli figürler görmeye başladım küçük küçük modüller, bilhassa deniz kenarında ırmak kıyılarında dağlarda, ormanda, bu sefer dedim ki bunlardan da bir şey çıkar yalnızca fotoğraflamaya değil tıpkı vakitte küçük nesneleri de bir ortaya getirdim. Bu sefer de 3, 5, 10 derken tekrar 100’e yakın eser sayısı ortaya çıktı. Bu yapıtların hiçbirinde sürece yok, bu tabiat ile ortak bir projemiz. Tabiat şekillendiriyor, biraz güneş, biraz toprak, biraz deniz dalgaları ortaya mükemmel haller çıkıyor fakat bu formları bulmak hiç o denli kolay değil. Binlerce, on binlerce nesne ortasından potansiyeli olanları inceliyorsunuz her açıdan bakıyorsunuz ortaya bir figür çıktığı vakit eksik modülünü da diğer bir şeyle tamamlıyorsunuz. Yani burada sürece yok, burada rötuş yok, burada yaptığımız tek şey ya birleştirme ya ayrıştırma. Kimine de hiç dokunmuyoruz olduğu üzere koruyoruz. Bu yapıtları de Samandağ’ında adımı taşıyan vakıfta birinci standımızı açtık, ardından Almanya’da iki stant açtık hayli ilgi duyuldu.”
‘KOLEKSİYONUMUZ ZENGİNLEŞTİ’
Fotoğraf ve ahşaptan sonra taşları da incelediğini, benzeri nesneler aramaya başladığını kaydeden Kara, “Oradan da enteresan figürler ortaya çıktı, an itibariyle de 50’ye yakın figür yalnızca taşlardan tek kesim halinde ortaya çıktı. Koleksiyonumuz zenginleşti 100 adet fotoğraf, natürel ağaç gövdeleri üzerinde çekilmiş onlar yerlerinde duruyor. Toplamış olduğum 100’e yakın nesne, bir de 50 taş eser toplamda 250 yapıtımız var” diye konuştu.
‘KOLEKSİYONUM DAHA SONRA DA DÜNYAYI GEZECEK’
Koleksiyonunun itinayla koruduğunu anlatan Kara, bilhassa ahşap figürlerin ziyan görmemesi ismine özel bir çanta tedarik ettiğini ve yurt dışına götürdüğünü söz ederek, “Yakın bir vakitte galeri düşünüyorum Antakya’da tarihi bir meskende bu eserler sergilemeyi düşünüyorum. Koleksiyonum daha sonra da dünyayı gezecek. Bu mevzuda hem kendime hem yapıtlarıma güveniyorum, tabiata güveniyorum bu tabiatın bir armağanıdır, ikramıdır”
Samandağ ilçesinde tabiatta gezerken denk geldiği figürleri toplamaya başlayan Ayhan Kara, sıra dışı bir koleksiyona sahip oldu. Fotoğraf, ahşap ve taştan oluşan toplamda 250 figürde hayvanlardan insan yüzünü andıran taşlara, ağaç kısımlarına kadar birçok figür bulunuyor. Doğayı sevdiğini ve sık sık yürüyüşler yaparak, figürleri anlamlandırdığını ve bunları müdafaa altına aldığını anlatan Kara, şunları söyledi:
“Koleksiyon 2 sene içinde başladı. Bahçede gezerken ağaçların üzerindeki değişik figürleri fark ettim. Birinci birkaç figürle başladım fazla ilgi duymadım, gördüğüm formlar artıp, birkaç ay sonra 7-8 figür ortaya çıkınca bunları resimleyip koruma altına aldım. Daha sonra bir yurt dışı seyahatinde daha fazlasını gördüm, bu sefer onları da resimledim ve bunları artırıp stant açabileceğimi düşündüm. Bu sefer fotoğraf avcılığına başladım gittiğim yerlerde, bilhassa ormanlık alanlara gittim parklara gittim ve ağaçları tek tek didik didik aramaya başladım. Fotoğraf manasında, 100’e yakın eser ortaya çıktı. Ağaç gövdelerinin üzerinde insan figürleri, hayvan figürleri, çeşitli figürler ve şaşırtan derecede beşerler ve hayvanlara benzerlikler olduğunu gözlemledim”
‘FİGÜRLERDE SÜRECE, RÖTUŞ YOK’
Ağaç gövdelerinde fotoğrafladığı figürlerle birinci standını açtığını belirten Kara, şöyle devam etti:
“Samandağ ilçesine bağlı Kapısuyu Mahallesi’ndeki dağ konutumda bir stant açtım. Stant yerli ve yabancı turistlerin dikkatini çekti. Bu sergiden sonra çeşitli figürler görmeye başladım küçük küçük modüller, bilhassa deniz kenarında ırmak kıyılarında dağlarda, ormanda, bu sefer dedim ki bunlardan da bir şey çıkar yalnızca fotoğraflamaya değil tıpkı vakitte küçük nesneleri de bir ortaya getirdim. Bu sefer de 3, 5, 10 derken tekrar 100’e yakın eser sayısı ortaya çıktı. Bu yapıtların hiçbirinde sürece yok, bu tabiat ile ortak bir projemiz. Tabiat şekillendiriyor, biraz güneş, biraz toprak, biraz deniz dalgaları ortaya mükemmel haller çıkıyor fakat bu formları bulmak hiç o denli kolay değil. Binlerce, on binlerce nesne ortasından potansiyeli olanları inceliyorsunuz her açıdan bakıyorsunuz ortaya bir figür çıktığı vakit eksik modülünü da diğer bir şeyle tamamlıyorsunuz. Yani burada sürece yok, burada rötuş yok, burada yaptığımız tek şey ya birleştirme ya ayrıştırma. Kimine de hiç dokunmuyoruz olduğu üzere koruyoruz. Bu yapıtları de Samandağ’ında adımı taşıyan vakıfta birinci standımızı açtık, ardından Almanya’da iki stant açtık hayli ilgi duyuldu.”
‘KOLEKSİYONUMUZ ZENGİNLEŞTİ’
Fotoğraf ve ahşaptan sonra taşları da incelediğini, benzeri nesneler aramaya başladığını kaydeden Kara, “Oradan da enteresan figürler ortaya çıktı, an itibariyle de 50’ye yakın figür yalnızca taşlardan tek kesim halinde ortaya çıktı. Koleksiyonumuz zenginleşti 100 adet fotoğraf, natürel ağaç gövdeleri üzerinde çekilmiş onlar yerlerinde duruyor. Toplamış olduğum 100’e yakın nesne, bir de 50 taş eser toplamda 250 yapıtımız var” diye konuştu.
‘KOLEKSİYONUM DAHA SONRA DA DÜNYAYI GEZECEK’
Koleksiyonunun itinayla koruduğunu anlatan Kara, bilhassa ahşap figürlerin ziyan görmemesi ismine özel bir çanta tedarik ettiğini ve yurt dışına götürdüğünü söz ederek, “Yakın bir vakitte galeri düşünüyorum Antakya’da tarihi bir meskende bu eserler sergilemeyi düşünüyorum. Koleksiyonum daha sonra da dünyayı gezecek. Bu mevzuda hem kendime hem yapıtlarıma güveniyorum, tabiata güveniyorum bu tabiatın bir armağanıdır, ikramıdır”
